''15 Yıldır Her Evde Bir Sinoz İdealiyle Hareket Ediyoruz''

-Yasin Bey, Sinoz Kozmetik'in kuruluş hikayesini bize ve okurlarımıza anlatır mısınız?

Sinoz Kozmetik, 2008 yılında tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik kriz sürecinde kurulmuş bir markadır.

2008 yılında ülkemizde üretilen kaliteli bir dermokozmetik markanın olmadığını, bu alandaki ürünlerin ithal edildiğini keşfettik ve Türkiye’den kozmetik alanında bir dünya markası yaratmak istedik.

Markamızı ilk olarak, TV'lerde doğrudan satış reklamları ile tanıtırken, 2012 yılında sosyal medya ve dijital dünya ile tüketicilerimize daha hızlı ulaşabileceğimizi düşünerek, pazarlama stratejilerimizi tamamı ile dijital üzerine konumlandırdık.

15 yıldır olduğu gibi her evde bir Sinoz idealiyle hareket ediyoruz.

- Ürün çeşitlerinizi belirlemede göz önüne aldığınız kriterler nelerdir ? Yeni ürünleriniz var mı?

Tüketicilerimizin ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretmek ve samimi bir iletişim yoluyla bunu çözümleri kendileriyle buluşturmak en büyük önceliğimiz. Ar-Ge çalışmalarımızda 3 ana başlığa özen gösteriyoruz.

Cildin en temel ihtiyaçları olan; Temizleme-Arındırma, Nemlendirme ve Korumayı baz alarak bu alanlarda ürünler geliştiriyoruz.

Yaz döneminde No:16 Mucizevi Yağımızı sedef pigmentleriyle birleştirerek ışıltılı bakım yağı ürettik.

Bunun yanında Güneş sonrası bakımda ve sonbahar kuruluğuna birebir olan her yaş grubu için uygun Yoğun Nemlendirici Vücut Losyonunu çıkardık.

Son olarak Pure Cica ailemize kusursuz şekilde ton eşitleyen Tiger Grass Kızarıklık Karşıtı Onarıcı Bakım Kremi’ni ekledik.

Dünyadaki son trendleri takip etmeye, tüketicilerimizin ihtiyaçlarına uygun ürünler üretmeye ve de geliştirmeye devam ediyoruz.

- Sinoz Kozmetik'in global pazardaki yeri ve satış hacminizden bahsedebilir misiniz?

Sinoz Kozmetik olarak, özellikle ihracat kanalına da bu yıl hem yapısal hem de kaynak olarak ciddi bir yatırım yapıyoruz.

İnsan kaynakları yatırımı, yurt dışı pazar araştırmaları yapıyoruz. İş ortaklarımızı destekleyen pazarlama faaliyetlerinde bulunuyor ve bu konuyu oldukça önemsiyoruz.

Yurt içi satışların yanı sıra dünyada 5 kıtada 50’nin üzerinde ülkede varız. 15 yıldır bu doğrultuda attığımız yatırım adımlarıyla büyümeye devam ediyoruz. 2020 yılından bu yana ihracat konusuna eğilmiş durumdayız.

Sürdürülebilir satış, sürdürülebilir üretim konusuna önem veriyoruz. Avrupa ve Kuzey Afrika'da geniş bir varlığa sahibiz ve aynı şekilde Ortadoğu'da da güçlü bir konuma sahibiz.

Irak ve Hollanda'da mağazalarımız bulunmaktadır. Pandemi döneminde %300'lük bir büyüme kaydederek ihracatımız ivme kazandı.

Ayrıca yılda 2-3 kez uluslararası sektör fuarlarına katılıyoruz. Amacımız Kozmetik ve Kişisel bakım sektörüne dair Türkiye’den bir dünya markası yaratmak.

Ciromuzun %20’si ihracat ama bunu %50’ye çıkarmayı hedefliyoruz, büyük ölçüde ihracata odaklanacağız.

-Ülke ekonomisine değer katan yatırımlarınızın olduğunu biliyoruz, bundan sonra sırada hangi yatımlarınız var?

Karadeniz’in en özel illerinden biri olan Sinop’ta 100 milyon TL’lik bir yatırım yaptık. Büyük bir fabrika kurarak birçok ürünümüzün üretimini artık bu fabrikadan yapacağız.

Mayıs itibariyle hazırlıkları başlayan fabrikanın yeni yıl ile faaliyete geçmesi planlanıyor.

Sinop OSB’de bulunan ve 5 binmetrekare kapalı alana sahip olan fabrika tam kapasite çalışmaya geçtiğinde 180 kişiye istihdam
sağlayacak.

Yeni yatırımlarımız ara vermeden devam etmekte, firma olarak kazancımızın çoğunu Ar-Ge çalışmalarına, hem yeni ürün hem de mevcut ürün içeriğini daha da zenginleştirmeye ayırmaktayız.

Ayrıca yerli ve yabancı cilt bakım, parfüm, kişisel bakım, saç bakım gibi kategorilerde pazarda yeri olan, kurumsal kimliği oturmuş markaları satın alma konusunda arayış içinde olup bazı markalar ile görüşme halindeyiz.

-Yasin Bey, Sinoz Kozmetik başarıları ve ürünleri ile gözde bir marka. Bu pazarlama stratejinizi oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz?

Empati, samimiyet ve sürdürülebilirlik diyebilirim. Özellikle empati tüketiciyi anlama konusunda oldukça işimize yarayan bir içgörü.

Samimiyet ise tüketicilerimizle bağ kurmayı bunun yanı sıra çalışanlarımızla olan sinerjiyi de bütünleştirmede büyük katkı sağlıyor.

Son olarak da sürdürülebilirlik bizim için çok önemli bir konu, hayvan deneylerine karşı olan bir şirket politikamız var.

Bunun yanında da sürdürülebilirlik, doğaya saygı gibi konular bizim için oldukça önemli. 

Bu bağlamda da organik cilt bakım ürünlerine ve vegan ürünlere olan talepler günden güne artmakta.

Sürdürülebilir satış, sürdürülebilir üretim konusuna önem veriyoruz. Sinop OSB’de bulunan ve 5 bin metrekare kapalı alana sahip olan fabrikamız faaliyete geçtiğinde sıfır atıkla üretim yapan ve kendi enerjisini kendisi üreten yeşil bir fabrika olacak.

-2023 yılının son çeyreğinde olduğumuz şu günlerde sizden geçtiğimiz yılın değerlendirmesini alabilir miyiz? Gelecekteki hedefleriniz nelerdir?

Maalesef 2023 yılı ülkemiz için iyi başlamadı, öncelikle şubat ayında yaşadığımız büyük deprem felaketi ile bir çok vatandaşımızı kaybettik, bunu seçim belirsizliği, krediye ulaşmada yaşanan sorunlar, coğrafyamızda yaşanan savaşlar ve ülkemizdeki yüksek enflasyon eklenince ticari olarak hedeflerimizin gerisinde kaldığımızı söyleyebilirim.

2024 yılı itibari ile beklenen parasal sıklaşma ve yüksek faiz oranları yeni yatırımlarda kontrollü ilerleme gerektirmekte.

Umuyorum ki yılın ikinci yarısından itibaren enflasyondaki düşüşü görürüz ve hane halkının satın alma gücü artar.

Bizler Sinoz olarak her zaman ülkemize güveniyoruz, üretime, ihracata ve istihdam yaratmaya olan odağımızı kaybetmeyeceğiz.