Yeni Seyahat Deneyimlerine Hazırmısınız ?
Kişisel seyahat alışkanlıklarımız giderek değişiyor ve imkanlarımız dahilinde de tabii ki gelişiyor. Burada en büyük etkiye sahip olan şey ise tabii ki yenilikçi teknoloji anlayışının yansımaları oluyor.
Kişisel seyahat alışkanlıklarımız giderek değişiyor ve imkanlarımız dahilinde de tabii ki gelişiyor. Burada en büyük etkiye sahip olan şey ise tabii ki yenilikçi teknoloji anlayışının yansımaları oluyor.
Kendi aracımızla yaptığımız kişisel seyahatler dışında, seyahat kavramının geleceğinin de daha geniş anlamda yeniden şekillendiğini söylememiz mümkün. Aslında son kullanıcıya kusursuz bir deneyim sağlamak için ulaşım ve konaklama endüstrileri bir araya geliyor ve ortaya beklentilerin üstünde bir bütünleşik deneyim çıkıyor.
Geçen yılın istatistiklerine bakıldığında giderek daha çok sayıda insanın uçuş yaptığını görüyoruz. ABD Ulaştırma Güvenliği İdaresi’ne (The Transportation Security Administration) göre 2017’de ABD havalimanlarından geçen yolcu sayısı rekor kırdı ve 771,5 milyona ulaştı.
Bu durum 2016’ya kıyasla da yüzde 5’lik bir artış olduğunu gösteriyor. Türkiye’de de havalimanlarından hizmet alan kişi sayısı 2017’de 193,3 milyon ile rekor bir sayıya ulaştı. Bu artış dünya geneline de yansıyor. 2017 yılı, 2016 yılına göre yüzde 7’lik bir artışla yaklaşık 9 milyar havayolu yolcusuna şahitlik etti.
Havayolu yolcu sayılarının giderek artış göstermesiyle de havaalanları ve uçaklar rahatsız edici bir şekilde kalabalıklaşıyor. Buna karşılık olarak da bir dizi yeni kavram, bu yolculuklarının sorunlu taraflarını ve günlük yaşama olan olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için alternatifler üretiyor.
Mobil otel odalarından tekerlekli sosyal merkezlere kadar bu fütüristik seyahat konseptleri, son yıllarda üzerine oldukça odaklanılan otonom sürüş (sürücüsüz araba) teknolojisine dayanıyor. Bu şekilde seyahat halindeki insanlar için evdeki mahremiyetin ve rahatlığın yeniden yaratılması amacı ve daha sorunsuz ve konforlu bir seyahat deneyimi için ulaşım ve konaklama endüstrileri bir araya geliyor.
Aprilli Design Studio, Otonom Seyahat Süiti (Autonomous Travel Suite) ile oteli ayağınızın altına getirmeye hazırlanıyor. Konsept, yolcuyu evden otele kadar konforlu bir şekilde misafir etmek için yatak, banyo ve mini mutfak ile donatılmış bir otel odası olarak da kullanılabilen sürücüsüz bir araç öneriyor.
Otele varışta ise bu kapsül, otel odasının bir uzantısı haline gelecek şekilde daha büyük bir süite entegre olabiliyor. Tasarımcılarına göre hem kişisel kiralık araba hem de otel odası olarak kullanılan Otonom Seyahat Süiti, hem yeni bir seyahat yolu hem de geleneksel otel deneyiminin bir uzantısını sağlıyor.
Volvo’nun sürücüsüz konsept arabası da benzer şekilde iş, eğlence ve seyahati bir arada sunuyor. Volvo’nun tasarımları, katlanabilir yatak ile tek bir yolcu veya çalışma ya da sosyalleşme için bir masa etrafında düzenlenmiş çoklu yolcu seçeneklerini içeriyor.
Volvo’nun kurumsal stratejiden sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Mårten Levenstam’a göre uçak bileti alarak iç hatlar hava yolculuğu yapmak kulağa ne kadar havalı gelse de gerçekte böyle değil. Volvo 360c, sektörde yepyeni bir yaklaşımın neler getirebileceğini ortaya koyarken, bu yenilik dünyanın önde gelen uçak üreticileriyle rekabet etmelerini de sağlayabilir.
IKEA ise bu fikri bir adım daha ileriye taşıyarak karşımıza tekerlekli toplum merkezleri ile çıkıyor. IKEA’nın inovasyon laboratuvarı Space10, daha eğlenceli ve verimli seyahat için Foam Studio ile birlikte çeşitli konseptler tasarladı.
Bu yedi araçlık “Spaces on Wheels” otonom konsept serisi mobil otel, ofis, karavan, gezgin kafe, klinik, manav ve mini mağaza gibi çeşitli alanları kapsıyor. Ortak otomobil kullanımına benzer şekilde yolcular, örneğin sabah işe giderken binme ve inme yerleri talep edebilecek ya da bu seyahat sırasında kısa bir sağlık kontrolüne girebilecekler.
Space10‘un kurucu ortağı Simon Caspersen’e göre tam otonom araçlar tamamen sokaklarda görülmeye başlandığında artık onlar sadece araba olmayacaklar ve başka amaçlarla da kullanılacaklar. Yani bu şekilde ulaşım sektörünün temel işlevi bir anlamda diğer işlevlere yol açarak geri planda kalmaya başlıyor.
Gelecekte bu otonom araçları evimizin, ofisimizin yada lokal bir kafenin eklentisi olarak görebilmemiz mümkün olabilir.
Kuşkusuz bu tasarımların bir gerçeklik haline gelmesi için önümüzde uzun bir yol var. Ancak bu olasılık gerçekleştiğinde seyahat ve konaklama endüstrilerinde devrim yaratacağa benziyor.
Kaynak: İşCep
-
0
-
0
-
0
-
0
-
0
- 0 Yorum
-
Yorumu Gönder